25 Aralık 2010 Cumartesi

Buca Belediyesi Taşeron İşçileri; Direniş Notları



" Buca belediyesinin önündeyiz. Hava oldukça soğuk. Bir çöp kovasının içine yerleştirilmiş odunlarla ısınmaya çalışıyoruz. Belediyenin 360 derece dönen kameraları her an bizi gözetlemekte. Karşı tarafta ve çaprazımızda yol kenarlarında çevik kuvvet ekipleri arabalarında uyuyorlar. Ortalık oldukça tenha, yoldan tek tük insanlar geçiyor. Ortalık karanlık, belediye otobüsleri haricinde pek araç yok yolda. Çöp kovasının içinde yükselen dumanlar gözlerimizi yakıyor. Ertesi güne hepimizin gözleri kanlanacak, acıyacak biliyoruz. Ama önemli değil, bunu da biliyoruz.

Haydar ağabeyimiz bir türkü tutturuyor. " Hadi lan, halaya kalkın " diyor. Oysa bizim kıpırdamaya mecalimiz olmadığı gibi, havanın soğukluğu ile birbirimize geçmiş durumdayız. " Piu sizin gençliğinize " diyor, gocunuyorum. " Çal oradan bir halay oynamayan Ercan tatı gibi olsun " diyorum. Basıyor kahkahayı, başlıyor çalmaya. O uyuşukların en uyuşuğu ben, o oblomovların en oblomovu ben tek başıma kalkıyorum halaya. Haydar ağabey coşuyor, ben de coşuyorum. Polisler bana bakıp gülüyor, otobüsçüler korna çalarak bana selam ediyor, yoldan geçenler alkışlarla bana destek veriyor. Bakıyorum kalkan yok, " gelmeyen faşist olsun " diyorum. Hepsi birden geliyorlar yanıma, başlıyoruz en sıcağından halayımıza. Ellerimiz kenetli, omuzlarımız birbirine dayalı... "

Yaklaşık bir aydır direniyor Buca belediyesi taşeron işçileri. Sendika istedikleri için işten atıldı yedi'si. Seçim öncesi " taşeronu kaldıracağız namus sözü " diyen Ercan tatı " benim canımı sıkmasınlar hepsini atarım " dedi, tüm öfkesiyle, hıncıyla. Onlar da soğuğa ve kolluk güçlerinin tacizlerine aldırmaksızın direniyorlar. Haklarında kimi zaman " apocu bunlar " yalanı uyduruluyor, kimi zaman " teröristler " yaftası yapıştırılıyor. 80 sonrası tüm hak arama eylemlerinin ardına sızdırılan polis muhbirliği burada da etkisini göstermekte, direnişteki emekçileri tecrit etmek için böyle yalanlar uydurulmakta. Fakat direnişteki emekçiler bu yalanlara pabuç bırakmayacak, çünkü onlar da bu sistemin kirli yüzünü öğrendiler polis copu sayesinde, zabıta terörü sayesinde.

Şimdi onlar desteğinizi bekliyor. Belki bir telefon açıp " ağabey/abla, yanınızdayız " demeniz bile o kışın ayazında sıcacık eder onların kocaman yüreğini. Daha coşkuyla sarılırlar direnişlerine, daha gür atarlar sloganlarını.


DESTEK TELEFON NUMARASI
İşten atılan Belediye işçilerinden biri (İNAN SEZER: 0530 349 26 81 - 0505 611 95 65) 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder